Kahve denince insanın aklına keyif geliyor…
Kahve sadece bir tat değil, aynı zamanda sohbet, dostluk, arkadaşlık demek…
Ama ne yazık ki, her keyifli şey gibi sağlığa zararlı olarak algılandı hep.
Hatta kahvenin pankreas kanserine neden olduğu bile ileri sürüldü.
Yapılan bazı çalışmalar, pankreas kanseri sıklığı ile kahve kullanımı arasında paralellik olduğunu istatistiksel olarak gösterdi ve kahve uzun yıllar pankreas kanserine neden olan bir içecek olarak anıldı.
Saptamanın yanlışlığı ancak yakın zamanlarda anlaşılabildi. Kahve tiryakilerinin iyi birer sigara içicisi ve sigaranın pankreas kanseri sebeplerinden biri olması kahveyle ilgili bu yanlış inanışın nedeniydi.
Ne demiş Mark Twain?
“Üç tür yalan vardır. Pembe yalanlar, kuyruklu yalanlar ve istatistik…”
Çok hoş ama bu önerme doğru değil tabii, istatistik masumdur hep.
Doğru istatistik model kullandığınızda “yanıltan” istatistik değil, onun yorumudur. Gerçekte istatistik, bilimin ve aklın en büyük yardımcısıdır.
Geçtiğimiz günlerde dünyanın en saygın tıp dergilerinden biri olan New England Journal of Medicine’da çok önemli bir makale yayımlandı.
Çalışma, yaşları 50-71 arasında değişen 229.119 erkek ve 173.141 kadın denek içeriyordu ve 1995-2008 yılları arasında gerçekleştirilmişti.
Sonuç şaşırtıcıydı.
“Günde 2-3 fincan kahve içen erkeklerde, içmeyenlere göre ölüm riski %10, kadınlarda ise %13 azalıyordu”.
Bu bulgular, kahvenin üzerindeki kara bulutları dağıtmaya yeter mi, bilinmez. Nitekim birçok başka klinik veri, kahve kullanımının damar sertliği için risk olan düşük ağırlıklı kan yağlarını (low density lipoprotein) yükselttiğini, kan basıncında geçici de olsa bir artışa neden olduğunu ve kalp hastalığı için risk taşıdığını gösteriyor.
Ancak bu ilişkilerde tıpkı pankreas kanserinde olduğu gibi sigaranın ne kadar parmağı var, net belli değil.
“New England Journal of Medicine” dergisinde yayımlanan çalışma sonuçları sigara ve kahve ilişkisine de bir yanıt veriyor.
Çalışma, sigara ile beraber kahve içenlerde ölüm oranının yüksek olduğunu ortaya koyuyor.
Yani kahvenin yaşamı uzatması için tütün kullanılmaması kesin gerekiyor.
Bir diğer önemli nokta da günde içilen kahve miktarı…
Eğer fincan sayısı artıyorsa denge tersine dönüyor ve risk hiç kahve içmeyenlere göre artıyor.
Çalışma, ölüm riskinin günde 6 fincan ve daha fazla sayıda kahve içen erkeklerde içmeyenlere göre %10, kadınlarda ise %15 daha fazla olduğunu gösteriyor.
Çalışma sonucunda ulaşılan bir diğer önemli sonuç ise kahvenin kanserden ölüm riski üzerine etki etmiyor olması…
Yani kahve kanser riskinden korumuyor.
Doğru yorumlar için yeni verilere ve çalışmalara gereksinim olduğu çok açık.
Ama benim kendi hesabıma öğrendiğim; sigara içmeyenler için günde 2-3 fincan kahve iyidir.
Buna çok sevindim, dedim ya, kahve benim için dostluktur, sohbettir, keyiftir.
Hatta biraz daha fazlası, aynı zamanda bir dostun da adıdır.
Prof Dr Hamdi Akan…
Gerçek bir bilim insanı, iyi bir dost ve tanıdığım en iyi kahve sever…
Eğer bir kahve tiryakisiyseniz, bir gün benim bayram günü yaptığımı yapın.
Kendinize bir fincan kahve hazırlayın, elinize sevgili Hamdi ağabeyin “Kahve ve Sağlık” isimli kitabını alın, okumanın ve kahvenin zevkini çıkarın.
Eğer kucağınızda bilgisayarınız ile yaşayan biriyseniz www.kahve.gen.tr adresine de girebilirsiniz.
Hamdi Akan’ın yazdıklarını okudukça içtiğiniz kahveyi daha iyi tanıyacak, içmekten daha büyük bir keyif alacaksınız, emin olun…