Magnezyum nedir?
Magnezyum son zamanların en popüler minerallerinden biri. Değeri nihayet anlaşılan, organizmamızda 300’den fazla reaksiyonda rol alan bir mineral.
Magnezyum, DNA’nın çoğalması ve RNA sentezi başta olmak üzere birçok kimyasal ve enzimatik işlevde rol alıyor. Kemik metabolizmasının en önemli
hormonlarından biri olan Paratiroid hormon için de Magnezyum gerekiyor.
Magnezyum eksikliği nasıl tedavi edilir?
Magnezyum mutlak surette dışardan alınması gereken bir mineral ve eksikliği ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor.
Magnezyum da tıpkı B12 vitamini gibi serum düzeyleri güvenilmez olan bir mineral. Yani serum Magnezyum düzeyi normal bulunsa bile hücre içi Magnezyum düzeyi çoktan düşmüş ve eksikliği ile ilişkili belirtiler ortaya çıkmış olabiliyor.
Yapılan çalışmalar, serum Magnezyum düzeyinin en son düştüğünü gösteriyor. Gerçekten de Magnezyumun %60’ı kemik ve %39’u yumuşak dokularda
bulunuyor. Serumda saptanan Magnezyumun toplam Magnezyum varlığının sadece %1’i olduğu düşünüldüğünde serum seviyelerinin neden güvenilmez olduğu da anlaşılıyor.
Magnezyum eksikliği hangi sağlık sorunlarına yol açar?
Magnezyum, organizmanın gereksindiği enerji üretiminden tutun, sinir iletim sistemi, kaslarımızın kasılma fonksiyonları gibi birçok fonksiyon için gerekli bir mineral. Dolayısıyla eksikliği kan basıncı düzensizlikleri, ritim bozuklukları ve kemik zayıflıklarına (osteoporoz) neden olabiliyor. Ayrıca migrenin şiddetlenmesine, bilişsel fonksiyon ve duygu durum bozukluklarına neden olabiliyor. Yapılan bazı çalışmalar, Magnezyum eksikliğinin osteoporoz gelişimini kolaylaştırabildiğini gösteriyor. Nedeni belirsiz halsizlik, yorgunluk gibi yakınmaları olanlarda Magnezyum kullanımı bu belirtilerin azalması veya yok olmasına katkı sağlayabiliyor.
Magnezyum iler ilişkili yanıtlanması gereken sorulardan biri de Magnezyum eksikliğinin gelişmesi için risk faktörlerinin ne olduğu sorusudur.
Magnezyum eksikliği kimlerde görülür?
Magnezyum eksikliği; uyuşturucu bağımlılarında, Tip 2 şeker hastalığı olan kişilerde, sigara tiryakilerinde, yoğun diüretik (idrar söktürücü) ilaç kullananlarda, kronik böbrek ve karaciğer hastalarında, aşırı alkol tüketenlerde sık görülüyor. Mide barsak kanalını tutan ve emilim sorunlarına neden olan Çölyak hastalığı gibi sistemik hastalıklarda Magnezyum eksikliği görülebiliyor.
Magnezyum eksikliğinin önemli nedenlerinden biri tükettiğimiz besinlerdeki Magnezyum düzeyinin organik beslenmeden saptıkça düşüyor olması. Bir diğer önemli neden ise besinlerin uzun pişirilmesi. Uzun pişirme Magnezyum içeriğinin azalmasına neden oluyor. Magnezyum eksikliği serum düzey tayini ile genellikle anlaşılmıyor ve çoğu bireyde serum düzeyleri normalken Magnezyum düşüklüğü ortaya çıkabiliyor. Magnezyum düşüklüğü olanlarda iştahsızlık, bulantı, saç dökülmesi, yorgunluk, halsizlik, yukarıda belirttiğim gibi kalp ritim bozuklukları, duygu durum ve bilişsel fonksiyonlarda bozulma, uykusuzluk ortaya çıkabiliyor. Kabızlık da belirtilerinden biri olarak sık görülüyor. Magnezyumu destek ürünü olarak kullananları bir konuda uyarmak gerekir. Aşırı magnezyum kullanımı ve yüksek Magnezyum düzeyleri ishal, düşük tansiyon gibi sorunlara neden olabiliyor. Kas güçsüzlüğünü daha da arttırabiliyor. Çok yüksek dozların ölümcül bile olabileceği de akılda tutulmalı.
Magnezyumun besinler ile alınması genellikle tercih edilse de kimi durumlarda destek ürünlerini kullanarak takviyeleri gerekebiliyor. Taze fasulye, avokado, bitter çikolata, muz, ıspanak, kuru baklagiller ve tahıllı besinler özel olarak Magnezyumdan zengin besinler. Eğer magnezyum destek ürünü olarak alınacaksa, hangi Magnezyum çeşidini kullanmak gerektiğini bilmek gerekiyor. En sık kullanılanın Magnezyumun, Magnezyum oksit olduğunu söylemek gerekir. Ancak Magnezyum oksitin emilimi son derece az ve kullanımı ishallere neden olabiliyor. Rutinde en sık kullanılan ve önerilen magnezyum sitrat. Bu ikisinin dışında damardan uygulanan Magnezyum sülfat var. Bir de Magnezyum taurat, Magnezyum laktat, Magnezyum malat gibi diğer formları da akılda tutmak lazım.
Son olarak en uygun Magnezyumun seçiminde ideal olanın hekiminize danışmak olduğunu da belirtmeliyim.